Ceza yargılamasında uzlaştırma kurumu, yalnızca bir usul mekanizması değil, aynı zamanda fail ile mağdur arasındaki ceza ilişkisini ortadan kaldıran bir toplumsal onarım aracıdır.
Bu kurum, hem ceza muhakemesi hukuku hem de maddi ceza hukuku bakımından önemli sonuçlar doğurur.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2007/4-200 E. ve 2007/219 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, uzlaştırma ilk bakışta bir usul hukuku kurumu gibi görünse de, fail ile devlet arasındaki ceza ilişkisini sona erdirdiği için maddi hukuki nitelik de taşımaktadır.
Bu nedenle, uzlaştırma hükümleri derhal yürürlük ilkesine tabi olmakla birlikte, yürürlüğe girmeden önceki olaylara da failin lehine uygulanabilir.
1. Mala Zarar Verme Suçu (TCK m.151) ve Uzlaştırma
Türk Ceza Kanunu’nun 151. maddesi, mala zarar verme suçunu “başkasına ait bir malı kısmen veya tamamen tahrip eden, bozan, kullanılmaz hale getiren veya kirleten kişi” olarak tanımlar.
Bu suç, temel haliyle şikayete tabi bir suçtur ve genellikle toplumsal zararı düşük, bireysel zararı yüksek fiilleri kapsar.
6763 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinden önce, mala zarar verme suçu uzlaştırma kapsamı dışında bırakılmıştı.
Ancak 02.12.2016 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 6763 sayılı Kanun ile Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesi değiştirilmiş; böylece uzlaşma hükümleri etkin pişmanlık hükümleri içeren suçlara da uygulanabilir hale gelmiştir.
Bu değişiklik, mala zarar verme suçunu da doğrudan uzlaştırma kapsamına dahil etmiştir.
2. Yeni Düzenlemenin Hukuki Niteliği
Yeni uzlaştırma sisteminin en dikkat çekici yönü, maddi ceza hukukuna doğrudan etki etmesidir.
Çünkü uzlaşmanın gerçekleşmesi, fail ile devlet arasındaki cezalandırma ilişkisini tamamen ortadan kaldırır.
Bu durum, klasik anlamda “usul kuralları derhal uygulanır” ilkesini aşarak, lehe kanun ilkesiyle birleşmektedir (TCK m.7/2).
Yani, uzlaşma kurumunun uygulanabilir hale geldiği bir suçta, suçun işlendiği tarih değil; failin lehine olan yasanın yürürlük tarihi esas alınır.
Bu nedenle, 2016 öncesinde işlenmiş ve hakkında kesinleşmiş karar bulunan mala zarar verme suçları bakımından dahi uzlaştırma hükümlerinin uygulanması mümkündür.
3. Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin Değerlendirmesi
Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 2018/7434 sayılı kararında, bu konuya açıklık getirilmiştir.
Karara göre:
“Kesinleşmiş kararlar bakımından dahi uzlaştırma hükümleri uygulanabilir.
Mala zarar verme suçu, 02.12.2016 tarihi itibarıyla uzlaşma kapsamına alınmıştır.
Bu nedenle, hüküm kesinleşmiş olsa dahi dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilerek uzlaşma işlemleri yapılmalıdır.”
Bu karar, uzlaşma sisteminin retroaktif (geçmişe etkili) biçimde uygulanabileceğini teyit etmektedir.
4. Uzlaştırma Sürecinin Uygulama Şekli
Mala zarar verme suçunda uzlaştırma süreci şu şekilde işler:
-
Savcılık aşaması:
Soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tabi olduğu tespit edildiğinde, dosya uzlaştırma bürosuna gönderilir.
-
Uzlaştırmacı görevlendirmesi:
Büro, taraflar arasında iletişimi sağlamak üzere bir uzlaştırmacı atar.
-
Uzlaşma teklifinin yapılması:
Taraflara bizzat tebligat yapılır, uzlaşma teklif formu gönderilir.
-
Müzakereler ve anlaşma:
Taraflar, zararın giderilmesi, özür dileme, bağışta bulunma veya başka bir edim üzerinde anlaşabilir.
-
Uzlaşmanın sonuçları:
-
Uzlaşma sağlanırsa, kamu davası açılmaz veya düşer.
-
Uzlaşma sağlanamazsa, kovuşturma normal şekilde devam eder.
5. Yeni Uzlaştırma Sisteminin Etkileri
Yeni uzlaştırma düzenlemesi, yalnızca yargı yükünü hafifletmemiş, aynı zamanda onarım temelli adalet anlayışını da güçlendirmiştir.
Bu sistemin temel etkileri şunlardır:
-
Failin topluma yeniden kazandırılması: Ceza yerine sorumluluğun üstlenilmesi teşvik edilir.
-
Mağdurun tatmini: Maddi zarar hızla giderilir, yargı süreci beklenmeden sonuç alınır.
-
Yargının iş yükü azalır: Özellikle hafif suçlarda dava sayısı önemli ölçüde düşer.
-
Ceza adaletinin esnekleşmesi: Failin toplumsal uyumu cezadan daha etkin hale gelir.
6. Mala Zarar Verme Suçu ve Uzlaştırma Arasındaki Fark
| Unsur |
6763 Öncesi Dönem |
6763 Sonrası Dönem |
| Hukuki Statü |
Uzlaşma kapsamı dışı |
Uzlaşma kapsamına alındı |
| Uygulama Alanı |
Sadece etkin pişmanlık mümkün |
Uzlaşma + etkin pişmanlık mümkün |
| Lehe Kanun Uygulaması |
Yok |
Var (TCK 7/2 uyarınca) |
| Kesinleşmiş Dosyalar |
Yeniden açılamaz |
Uzlaşma için yeniden değerlendirilebilir |
7. Hukuki Değerlendirme ve Sonuç
Mala zarar verme suçu, 2016 sonrası düzenlemeyle birlikte uzlaşmaya tabi suçlar arasına alınmıştır.
Bu değişiklik, ceza adalet sistemine hem maddi hem usuli açıdan yenilik getirmiştir.
Yargıtay kararları da açıkça göstermektedir ki, artık kesinleşmiş dosyalarda bile failin lehine olacak şekilde uzlaştırma hükümleri uygulanabilir.
Bu durum, cezanın önleyici değil, onarımcı ve toplumsal barışı koruyucu işlevini öne çıkarmaktadır.
Sık Sorulan Sorular (SSS)
1. Mala zarar verme suçu uzlaşmaya tabi midir?
Evet. 02.12.2016 tarihinden itibaren yürürlüğe giren yasa değişikliğiyle bu suç uzlaşma kapsamına alınmıştır.
2. Hüküm kesinleşmişse uzlaştırma yapılabilir mi?
Evet. Failin lehine olduğundan, kesinleşmiş dosyalarda da uzlaştırma uygulanabilir.
3. Uzlaşma gerçekleşirse ceza ortadan kalkar mı?
Evet. Uzlaşmanın tamamlanması halinde kamu davası düşer ve ceza ilişkisi sona erer.
4. Uzlaşma sağlanamazsa süreç nasıl ilerler?
Uzlaşma başarısız olursa dava normal yargılama usulüne göre devam eder.
5. Mala zarar verme suçu etkin pişmanlıkla karıştırılır mı?
Hayır. Etkin pişmanlık failin tek taraflı davranışıyla ilgilidir; uzlaşma ise karşılıklı rıza ile gerçekleşir.
Uzlaştırma Temel Eğitimi Başvuru Sayfası İçin Tıklayınız.
Uzlaştırma Yenileme Eğitimi Başvuru Sayfası İçin Tıklayınız.